Domanda |
Risposta |
Üç yıl sıkı çalıştıktan sonra başardı. inizia ad imparare
|
|
He succeeded after three years of hard work.
|
|
|
başarmak, becermek Böyle büyük bir sınıfı idare edebilir misin? inizia ad imparare
|
|
Can you manage such a large class?
|
|
|
İşinde neyi başarmak istiyorsun? inizia ad imparare
|
|
What do you want to achieve in your work?
|
|
|
(sınavda) kalmak İşi bitirmeyi başaramadı. inizia ad imparare
|
|
He failed to finish the work.
|
|
|
Onun babası çok para kazanır. inizia ad imparare
|
|
His father earns a lot of money.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
He gained little through his work.
|
|
|
Yeni bir lider seçeceğiz. inizia ad imparare
|
|
We are going to elect a new leader.
|
|
|
korku inizia ad imparare
|
|
He fears that he might lose.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Bu saati tamir edebilir misin? inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Oksijensiz yaşam var olamaz. inizia ad imparare
|
|
Life cannot exist without oxygen.
|
|
|
dile getirmek, anlatmak, ifade etmek expres, hızlı inizia ad imparare
|
|
He expressed himself well.
|
|
|
söz, vaat Kimseye söylemeyeceğine bana söz ver. inizia ad imparare
|
|
Promise me you won’t tell anyone.
|
|
|
O bir araba kazasında öldü. inizia ad imparare
|
|
He died in a car accident.
|
|
|
öldürmek, insan öldürme, cinayet Kasabamızda önceye oranla daha az cinayet var. inizia ad imparare
|
|
There are fewer murders in our town than before.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Çok geç kaldığını anladı. inizia ad imparare
|
|
He realized that he was too late.
|
|
|
farkına varmak, dikkat etmek uyarı, ikaz, işaret Yürüyüşüne dikkat ettin mi? inizia ad imparare
|
|
Have you noticed his walking?
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Babam 60 yaşında emekli oldu. inizia ad imparare
|
|
My father retired at the age of 60.
|
|
|
Doktor göğüsünü muayene etmek istiyor. inizia ad imparare
|
|
The doctor wants to examine your chest.
|
|
|
pratik yapmak, antrenman yapmak Ingilizce pratiği yapıyor. inizia ad imparare
|
|
He is practising his english.
|
|
|
temin etmek, sağlamak, vermek Yoksullara gıda ve su verdiler. inizia ad imparare
|
|
They provided food and water for the poor.
|
|
|
Kutuları paketleyip gidelim. inizia ad imparare
|
|
Let’s pack the boxes and go.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Köylüleri korumak için polisler geldi. inizia ad imparare
|
|
The police came to protect villagers.
|
|
|
Temiz olmak, birçok hastalığı önler. inizia ad imparare
|
|
Being clean prevents a lot of diseases.
|
|
|
ihracat, dışsatım Şirket rusya’ya sebze ihraç ediyor. inizia ad imparare
|
|
The company exports vegetables to russia.
|
|
|
takas yapmak Yeni gömleği çok küçüktü bu yüzden onu daha büyüğü ile değiştirdi. inizia ad imparare
|
|
His new shirt was too small so he exchanged it for a bigger one.
|
|
|
Kitabımı gelecek ay basacaklar. inizia ad imparare
|
|
They are going to print my book.
|
|
|
istemek, talep etmek, gerektirmek Bizden erken gitmemiz istendi. inizia ad imparare
|
|
We were required to leave early.
|
|
|
satış inizia ad imparare
|
|
|
|
|
azaltmak, indirmek, küçültmek Bu ceketin bedenini küçültebilir misin? inizia ad imparare
|
|
Can you reduce the size of this coat.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
What happened to your hair?
|
|
|
Anne kızı için yardım arıyor. inizia ad imparare
|
|
The mother is seeking help for her daughter.
|
|
|
Sigara içmek sağılığı etkiler. inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Onun şarkıları birçok insanı çekti. inizia ad imparare
|
|
His songs attracted so many people.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
hang something up
|
|
|
(geri) dönmek, iade etmek geri vermek Kanadadan türkiyeye geri döndü. inizia ad imparare
|
|
He returned to turkey from canada.
|
|
|
yaralamak, acıtmak, incitmek Bahçeyi kazarken sırtımı incittim. inizia ad imparare
|
|
I have hurt my back digging the garden.
|
|
|
saldırı inizia ad imparare
|
|
The dog attacked the man.
|
|
|
amaç Asker düşmana nişan aldı. inizia ad imparare
|
|
aim at The soldier aimed at the enemy.
|
|
|
biriktirmek Itfaiyeci bizi yangından kurtardı. inizia ad imparare
|
|
The fireman saved us from the fire.
|
|
|
halletmek, çözmek Londra’ı ziyaret etti ve oraya yerleşti. inizia ad imparare
|
|
He visited london and settled there.
|
|
|
hoş geldiniz demek, karşılamak Öğretmeni çiçeklerle karşıladık. inizia ad imparare
|
|
We welcomed the teacher with flowers.
|
|
|
Kabalığı için özür diledi. inizia ad imparare
|
|
apologize to/for He apologized for his being rude.
|
|
|
Mahkumların bazılarını affettiler. inizia ad imparare
|
|
They pardoned some of the prisoners.
|
|
|
affedersiniz, mazeret, bahane Onun davranışını affedemem. inizia ad imparare
|
|
I can’t excuse his behaviour.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
Can you rub my back please.
|
|
|
yükselmek, çıkmak, doğmak, kalkmak doğmak, kalkmak inizia ad imparare
|
|
The sun rises in the east.
|
|
|
skor, puan, sayı inizia ad imparare
|
|
Who scored the first goal?
|
|
|
O çikolatayı kardeşinle paylaş. inizia ad imparare
|
|
Share that chocolate with your brother.
|
|
|
zorlamak, mecbur etmek, baskı yapmak kuvvet, güç, zorlama inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Yakında yeni bir öğretmen atayacağız. inizia ad imparare
|
|
We will appoint a new teacher soon.
|
|
|
kira Bir araba kiralamak istiyorum. inizia ad imparare
|
|
|
|
|
anmak, değinmek, bahsetmek Patronun yanında onun adını anma. inizia ad imparare
|
|
Don’t mention her name before the boss!
|
|
|
Yeni müdürden mi bahsediyorsunuz? inizia ad imparare
|
|
refer to Are you referring to the new manager?
|
|
|
fonksiyon Yeni makina nasıl çalışıyor. inizia ad imparare
|
|
What’s the function of this tool?
|
|
|
Bütün balıkları ızgara yaptı. inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Doktor uzanmasını istedi. inizia ad imparare
|
|
lie down The doctor asked her to lie down.
|
|
|
Bebeği hep saat altıda yatırırım. inizia ad imparare
|
|
lay down I always lay the baby down at 6 p.m.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
|
|
|
çeşit, tür Benim için bu mektubu yazabilir misin? inizia ad imparare
|
|
Can you type this letter for me?
|
|
|
yanıt, karşılık Kısa sürede mektubumu yanıtladı. inizia ad imparare
|
|
reply to She replied to my letter soon.
|
|
|
Seni güçlükle tanıyabiliyorum. inizia ad imparare
|
|
I can hardly recognize you.
|
|
|
bağırmak inizia ad imparare
|
|
|
|
|
rüya, düş Geceleyin rüya görür müsün? inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Lütfen rahatsız etmeyiniz. inizia ad imparare
|
|
|
|
|
Bütün yaşamı boyunca bekar kaldı. inizia ad imparare
|
|
He remained single all his life.
|
|
|
Köpek bütün gece havladı. inizia ad imparare
|
|
The dog barked all night.
|
|
|
Patron bu ay ikramiye verilmeyeceğini belirtti. inizia ad imparare
|
|
The boss has indicated that no bonus will be paid this month.
|
|
|
Bütün cesetlerin kimiliğini saptayamadık. inizia ad imparare
|
|
We couldn’t identify all the bodies.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
bind up We must bind up your wound.
|
|
|
iliştirmek, bağlamak, eklemek Kağıdı lütfen kitabın kapağına iliştir. inizia ad imparare
|
|
Attach the paper to the cover of the book, please.
|
|
|
bağlantı, bağ Yol bütün yeni şehirleri birleştirdi. inizia ad imparare
|
|
The round linked all the new towns.
|
|
|
kravat Adamı bir ağaca bağladılar. inizia ad imparare
|
|
They tied the man to a tree.
|
|
|
-a/e göre inizia ad imparare
|
|
depend on The match depends on the weather.
|
|
|
ziyaret Haftada iki kere teyzemi ziyaret ederim. inizia ad imparare
|
|
I visit my aunt twice a week.
|
|
|
sıcaklık, ısı inizia ad imparare
|
|
Heat some water for the tea.
|
|
|
boya Bu odayı pembeye boyayacağım inizia ad imparare
|
|
I’m going to paint this room pink.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
|
|
|
damla inizia ad imparare
|
|
You have dropped your money.
|
|
|
müracaat etmek inizia ad imparare
|
|
apply for She want to apply for the job.
|
|
|
terazi Topu burnun üstünde dengeleyebilir misin? inizia ad imparare
|
|
Can you balance a ball on your nose?
|
|
|
Bu bölgede su yavaş akar. inizia ad imparare
|
|
Water flows slowly in this area.
|
|
|
kuru inizia ad imparare
|
|
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
She fainted when she saw the accident
|
|
|
Bu sene iki garson daha alacaklar. inizia ad imparare
|
|
They are going to employ two more waiters this year.
|
|
|
inizia ad imparare
|
|
Five multiplied by five is twenty five.
|
|
|
şarj etmek, fiyat istemek sorumlu olmak, suçlamak Otelin geceliği 40 dolardır. inizia ad imparare
|
|
be in charge of The hotel charges 40 dollars a night.
|
|
|
-meli, -malı, tavsiye yada olasılık belirtir. inizia ad imparare
|
|
ought (to) You ought to study harder.
|
|
|
Ilk olarak birkaç yeni düzenlemeyi duyurmak istiyorum. inizia ad imparare
|
|
In the first place, I would like to announce several new regulations.
|
|
|
görmezden gelmek, aldırmamak, gözardı etmek Tom’un tavsiyesine aldırmamak bir hata olurdu. inizia ad imparare
|
|
It would be a mistake to ignore tom’s advice.
|
|
|
israf etmek, boşa harcamak israf Zamanımı israf etmekten nefret ederim inizia ad imparare
|
|
|
|
|
merak etmek, hayret etmek mucize, hayret •Akşam yemeği için ne yaptığını merak ediyorum. •Şaşırmak, merak etmek anlamaya başlamaktır. inizia ad imparare
|
|
•I wonder what he's making for dinner. •To be surprise, to wonder is to begin to understand.
|
|
|
kat, kıvrım Tüm giysileri katlamak birkaç saatimi aldı. inizia ad imparare
|
|
It took me several hours to fold all the clothes
|
|
|
sap Bu makineyi idare etmek kolaydır. inizia ad imparare
|
|
This machine is easy to handle.
|
|
|
itiraz etmek, karşı çıkmak Amacım önerilerine itiraz etmek değil. inizia ad imparare
|
|
I don’t mean to object to your proposal.
|
|
|